Akdeniz'in incisi Mersin, sadece güneşi ve deniziyle değil, aynı zamanda damak çatlatan zengin mutfak kültürüyle de bilinir. Bu mutfağın en özel, en farklı ve belki de en çok merak uyandıran lezzetlerinden biri hiç şüphesiz Kerebiç'tir. Özellikle bayram sofralarının ve özel günlerin vazgeçilmezi olan bu tatlı, alışılmış şerbetli veya sütlü tatlılardan çok farklı bir deneyim sunar.
Kerebiç, ilk bakışta anlaşılması biraz zor, ancak tadına bakıldığında unutulması imkansız bir tatlıdır. Temelde iki ana bileşenden oluşur: İçi ceviz veya Antep fıstığı ile doldurulmuş, irmikten yapılmış, ağızda dağılan özel bir kurabiye ve bu kurabiyelerin üzerine adeta bir kar örtüsü gibi yayılan, kendine has, bembeyaz bir köpük.
Kurabiye kısmı, genellikle hafif tatlı, tereyağının veya kaliteli margarinin lezzetini hissettiren, ısırdığınızda nazikçe dağılan bir yapıya sahiptir. Şeker oranı dengelidir, çünkü asıl tatlılık ve farklılık hissi üzerine gelen köpükle tamamlanır.
Kerebiç Köpüğü veya yöresel adıyla Çöven Köpüğü. Bu köpük, tatlıya sadece görsel bir şölen katmakla kalmaz, aynı zamanda hafif acımtırak ve ferahlatıcı tadıyla kurabiyenin tatlılığını mükemmel bir şekilde dengeler. Bu iki unsurun birleşimi, Kerebiç'e o eşsiz kimliğini kazandırır. Kısacası Kerebiç, hem dokusuyla hem de tadıyla damakta farklı katmanlar sunan, sıra dışı bir lezzet senfonisidir.
Kerebiç'in kökenleri kesin olarak belgelenmemiş olsa da, bu eşsiz lezzetin anavatanı olarak Mersin ve Tarsus bölgesi kabul edilir. Köklerinin Levant mutfağına, özellikle Halep bölgesine dayandığına dair görüşler de bulunmaktadır. Ancak zaman içinde Kerebiç, öylesine Mersin ile özdeşleşmiştir ki, şehrin adeta gastronomik bir imzası haline gelmiştir.
Özellikle Ramazan ayında ve bayramlarda Mersin'deki hemen her pastanede, tatlıcıda ve hatta evlerde Kerebiç'e rastlamak mümkündür. Bu tatlı, sadece bir lezzet unsuru değil, aynı zamanda bir kültürel miras, misafirperverliğin bir göstergesi ve nesilden nesile aktarılan bir aile geleneğidir. Mersin'e yolu düşenlerin mutlaka tatması gereken, şehrin ruhunu yansıtan özel bir lezzettir Kerebiç.
Gerçek bir Kerebiç lezzetine ulaşmanın sırrı, kullanılan malzemelerin kalitesinde ve doğru oranlarda gizlidir. Tıpkı Kerebiççi Oğuz'un özenle seçtiği malzemeler gibi, iyi bir Kerebiç için şunlar gereklidir:
Kerebiç yapımı, basit gibi görünse de aslında özen, sabır ve biraz da ustalık gerektirir. Her adım, sonuçtaki lezzeti doğrudan etkiler:
Gelelim Kerebiç'in en merak edilen, en karakteristik özelliğine: o bembeyaz, bulutsu köpüğe. Bu köpük, Çöven Otu'nun köklerinden elde edilir ve hazırlanışı oldukça zahmetlidir:
Kerebiç'in sunumu da en az kendisi kadar özeldir. Genellikle oda sıcaklığında servis edilir. Pişmiş ve soğumuş Kerebiç kurabiyeleri servis tabağına alınır. Üzerlerine, hazırlanan bembeyaz çöven köpüğünden bolca gezdirilir. Köpüğün kurabiyeleri tamamen kaplaması makbuldür.
Yeme şekli ise şöyledir: Bir çatal veya kaşık yardımıyla kurabiyeden bir parça kırılır ve bu parça tabağındaki köpüğe iyice bulanarak yenir. Her lokmada hem kurabiyenin kıtır dokusu ve iç harcın lezzeti hem de köpüğün o ferahlatıcı, hafif tatlı-acımtırak tadı ve yumuşak dokusu bir arada hissedilir. Bu kontrast ve uyum, Kerebiç yeme deneyimini benzersiz kılar. Genellikle yanında başka bir şey olmadan, lezzetini tam almak için sade olarak tüketilir.
Kerebiç, Mersin için sıradan bir tatlının çok ötesindedir. Özellikle Ramazan ayında iftar sofralarını süslemesi, bayramlarda misafirlere ikram edilmesi onu kültürel bir sembol haline getirmiştir. Mersin halkının köklü geleneklerini, misafirperverliğini ve damak zevkini yansıtan bir lezzet mirasıdır. Birçok aile için Kerebiç yapmak ve ikram etmek, bayram coşkusunun ve bir araya gelmenin bir parçasıdır.
Mersin'e gittiğinizde birçok yerde Kerebiç bulabilirsiniz. Ancak gerçek bir Kerebiç deneyimi için tazelik ve kullanılan malzemenin kalitesi kritik öneme sahiptir. İyi bir Kerebiç, kaliteli irmik, taze iç harç ve usulüne uygun hazırlanmış çöven köpüğü ile yapılır. İşini tutkuyla yapan, geleneksel yöntemlere sadık kalan ve malzeme kalitesinden ödün vermeyen yerler öne çıkar. Gerçek Mersin Kerebici'nin o eşsiz lezzetini ve dokusunu arayanlar için Kerebiççi Oğuz, yılların tecrübesiyle, geleneksel yöntemler ve en kaliteli malzemelerle bu benzersiz tadı sunarak, Kerebiç mirasını yaşatmaktadır.
Kerebiç, gördüğünüz gibi sadece irmik, ceviz/fıstık ve köpükten ibaret bir tatlı değil; aynı zamanda bir tarih, bir kültür, bir ustalık ve Mersin'e özgü bir deneyimdir. O, kıtır kurabiyesi ve bulutsu köpüğü arasındaki mükemmel dengeyle, damaklarda unutulmaz bir iz bırakır. Eğer yolunuz bir gün Mersin'e düşerse veya bu eşsiz lezzeti merak ediyorsanız, mutlaka Kerebiç'i deneyin. Bu farklı ve otantik lezzeti keşfetmek için Kerebiççi Oğuz'un kapısını çalabilir, Mersin'in bu tatlı sırrına ortak olabilirsiniz. Afiyet olsun.